80'leri hatirlamak bile istemiyorum

oooo bunlari yazdim dun gece, bugun sabah Deniz ile konusurken bir basladik, aklimiza geldikce yazdik, iste uzuuuun bir liste hem Deniz'den hem de Alp'den

Wall street – Michael Douglas

Turgut Ozal

Anap

Nilifer- Kayahan

Duran Duran

Micheal J. Fox

Kokteyl filmi-Tom Cruise

Daktilo

Tesekkurname-Takdirname

Akide sekeri

Sucuklu tost

Pump Up to Jam

Adile Nasit masallari

101 masal hatti-denizin bu

Mercedes araba

Samantha fox

Panda dondurma

Semsiye cikolata

Yuz bin milyon baloncuk yutan kucuk kiz

Mavi ay…

Fame!

Dallas

Vatkalar, uzaydan gelme kadinlar

Kadinlarda kipkivircik permali saclar

Lambada!!

ET

Telex

Commodore 64

Atari – Pacman

Club med

Eurovision – Ajda Amanda petrol

Arap baci

Voltran…

Cocuklar icin sabahlari origami sanati 

Bilye

Ip atlama/ sek sek

Bay yanlis Dogru Ahmet

Zugurt Aga

Kucuk Emrah

Cuneyt Arkin…

Tecavuzcu Coskun

Beta videolar 

Bilgisayara giren buyuk siyah renk esnek cd’ler

MS DOS

Don Johnson

Miami Vice

Scarface (Al Pacino)

Kara Simsek (KNIGHT RIDER)

Modern Talking

Banu Alkan

Ucan Kaz

Sirinler (SMURFS)

Feminizm denen sacmalik

Top Gun

Kim Wilde

Taslanmis Yirtik Kot

Incecik deri kravat

Mullet Saclar
Atari – Pacman

Club med

Eurovision – Ajda, aman petrol

Cocuklar icin sabahlari origami sanati

5 tas oyun

Dirty dancing

Debbie Gibson- Electric Youth

Zeki Muren – biz ayrilamayiz…

Coskun Sabah – Anilar

Seker kiz candy

Pet shop boys

TRT 1….. ozel kanallar yoktu o zaman.

Neskafe cok pahaliydi ve ozeldi

Karaborsa
Berlin Duvari yikildi 1989'da
Calikusu
Mujde Ar
McDonalds
Halka kupeler
Red Kit
Jason Donavan-Kylie duet (1988)
Alf

yarin 90'lardan konuscaz!

Gecen Ahmet Hakan bu baslikli bir yazi yazmis, onun nedenleri asagida

Benimkiler ise;

Herkes 80 muzikleri yikiliyor havasinda ve geceler duzenlenir, partiler yapilir, en can alici noktasi 80 muzikleridir, herkes dinlemek icin gider, ustune de eski kostumleri cekerler...
Itiraf ediyorum, ben o gecelerden nefret ederim, o zamanin sevdigim muziklerin simdi cogunu sevmiyorum ve benim muzik zevkimde yillar gectikce degisiyor kesinlikle, ne varsa 80'lerde var diyenlerden degilim kisaca!

Sonra o sac bas, kiyafet neydi oyle? Tek kelimeyle igrenc!Amerikan trasi, OMG, tarihin en buyuk kotulugu bence kadinlara

Internet yok bir kere neyini ozliycem ve cep telefonu, varsada benim yoktu

CD alacak para yoktu (CD bile yoktu kasetler vardi) kaset doldurma iskencesi yasardik, liste yap adama ver sonra dua et istedigin sarkilari ceksin diye, yok bulamadim diyip kafasindan sarki koyardi, deli olurdum, o ne iskenceydi oyle, bir hafta beklersin, sonra Allahim ne olur istedigim tum sarkilar bunun icinde olsun diye dua eder, stresle her sarkiyi cabucak kontrol eder ve %90 mutlaka bir iki tanesi eksik cikardi ve buyuk hayal kirikligina ugrardim. Tabii o listeyi yapana kadar anam aglardi, sarki duyacamda, ismini ogrenecemde, peh!

Sonra 80'lerin sonu Trabzon'a tasinmamiza denk geliyor, Allahim hayatimin en kotu sansiydi oraya tasinmak! Hayattaki zevklerden koptugum bir surec demekti benim icin, tum suc sehirde olamaz tabii ama etkisi buyuktu, orada kaybettigim zamani galiba hic telafi edemiyecegim su hayatta.

Ve 80 ler mektup beklemek, parmaklarin sisene kadar mektup yazmak demekti, birde gidecek mi dogru yere, elime gececek mi endisesi yetmezmis gibi, babama yakalanacak miyim korkusu yok muydu, no way I am missing bloody 80s!!!

80'ler Blue Jean dergisi okumak demekti, odamin duvarlarina poster asmak ve her istedigim posteri asamamakti, unlulere platonik asik olmak, aval aval fotograflarina saatlerce bakinmak, hayaller kurmak demekti.

Elimdeki nadir kasetlerle evde kimse yokken loser loser saatlerce dans etmek demekti , ozellikle su an Micheal Jackson ve Bon Jovi dinleyememin nedeni budur iste, o kadar cok dinlemistimki, artik tiksindim, hele Bon Jovi'nin sesini duyunca basima agri giriyor, neyseki M.J'in hala kredisi var gonlumuzde...

TV'de izleyecek dogru durust bir sey yok, tek kanalli, kumanda zaten yok, yapacak hic bir seyin yok bari televizyon izliyeyeim bile diyemezsin

Duygu Asena okumamiz o zaman mi denk geliyordu yoksa 90 larin basi miydi o?? hmmm hatirlayamadim ama o eger 80'lere denk geliyorsa 80'lerin en guzel seylerinden biriydi. Kitaplarini okuyup, ozgur, bagimsiz, single, zengin bir is kadini olmayi az hayal etmedim...

80’leri hatırlamak bile istemiyorum by Ahmet Hakan

Yazdıklarını anında silip yeniden yazma imkânı yok. “Kopyala/yapıştır” hayal bile edilemiyor. Bu imkânların hiçbirini sunmuyor ama buna rağmen daktilo satın almak için para biriktiriyorsun. Of ki of!
“Kendi mecranı kendin yarat” diye bir düşünce akılların ucundan bile geçmiyor. Dergiler var ama dergilerde yer almak için köşe başlarını tutmuş ağalardan icazet almak şart. Aman ki aman!
Biraz liberal, biraz muhafazakâr, biraz solcu takılmak diye bir şey yok. 72 fırka var ve sen o fırkalardan fırka beğenmek durumundasın. İki fırkaya birden asla dahil olamazsın. Öf ki öf!
“Gözleri ıraklara yatırıp mektup beklemek” diye bir şey var... İşin yoksa bekle dur. Yazdığımız bir elektronik postaya cevabın iki saat gecikmesi durumunda bile kendimizde bin türlü sitem hakkı bulduğumuz günler için şükürler olsun...
Kazakları pantolon içine sokmak... Saçları arkadan alabildiğine salmak... Vatka denilen kâbusu ceketlere yaşatmak... Amerikan kotunun peşinden koşmak... Kısacası: Bir daha asla!
Teğmenlerin toplumun en havalı tipleri olduğu, generallerin insanüstü varlık sayıldığı, Refah Partisi’nin her girdiği seçimden şahane mağlubiyetler aldığı, “Siz Atatürkçü iseniz ben Atatürkçü değilim” cümlesinin en muhalif cümle sayıldığı bir siyasi ortam... Kısacası Allah yazdıysa bozsun.